Prolaktin düşüklüğü, beyinde hipofiz bezinin alt kısmında üretilen prolaktin hormonunun düşük düzeyde salgılanması durumudur. Prolaktin hormonu, gebelik ve emzirme dönemindeki kadınlarda süt üretimini başlatıp devam ettirir. Erkeklerde ise cinsel işlev bozuklukları ve kısırlık gibi sorunların kaynağı olabilir. Prolaktin düşüklüğü, prolaktin yüksekliğine oranla daha az görülen bir durumdur. Bu hormon seviyesinin düşük olarak belirlenmesi için 2 ng/ml ölçümlerinin tespiti yeterlidir. Emzirme dönemindeki kadınlarda prolaktin düşüklüğü, süt üretiminin yetersiz olmasına sebep olabilir ve yumurtalıkların işlevini kaybetmesine yol açabilir. Erkeklerde ise erken boşalmaya neden olabilir. Bazı ilaçların kullanımı, madde bağımlılığı ve birtakım hastalıklar prolaktin düşüklüğünün nedenleri arasında yer alır.

Prolaktin düşüklüğüne neden olan hastalıklar arasında hipopitüitarizm, bağışıklık sistemi zayıflığına bağlı hastalıklar, büyüme hormonunun yetersizliği ve vücutta aşırı derecede dopamin salgısı bulunması gibi rahatsızlıklar yer alır. Bu hormon seviyesini dengede tutmak için mevcut hastalıkların tedavi edilmesi gerekmektedir:

Prolaktin düşüklüğünün belirtileri şunlardır:

Prolaktin hormonunun düşük ölçümü, birtakım testlerin analiz edilmesinden sonra hekimler tarafından doğru tanı ile belirlenir. Bu hususta tedaviye yönelik yapılması gereken mevcut hastalığı teşhis edip ortadan kaldırmaktır. Diğer yandan doktorun önerdiği ilaçların düzenli kullanılması gereklidir. Ayrıca yaşam standartlarını yüksek tutmak, dengeli beslenme ve spor faaliyetlerini düzenli olarak yapmak prolaktin düşüklüğü tedavisine hız kazandırır.

Prolaktin düşüklüğünün tedavisinde, prolaktin düzeyini artırmaya yönelik spesifik ilaçlar kullanılabilir. Ancak, altta yatan nedenin belirlenmesi ve tedavi edilmesi önemlidir. Örneğin, hipopitüitarizm veya bağışıklık sistemi zayıflığına bağlı hastalıkların tedavisi, prolaktin seviyelerini doğal olarak artırabilir.